23 Ağustos 2007 Perşembe

Ganima diye biri vardı. Onun yaşadığı mahallede, mahalle sakinlerinin herbiri diğerinin kapısını kilitlemediğini sanıyordu. Oysa hepsinin kapısı kilitliydi. O, kendini mahallesinde hiç yalnız hissetmiyordu.
Güven ne kadar önemli bir sanal duyguydu böyle.
Sonra birgün şans eseri ganima tüm kapıların kapalı olduğunu farketti. Ve parçalandı. Artık bir değil birçok ganima vardı. Değişmişlerdi.
Genellikle Gregor Samsa ile odasında oturup meditasyon yapan ganima1 bile bazen sinirlenip içindeki çocuk olan ganima4'e bir tane patlatabilirdi. Hatta hayata küstüğü sıralarda diğer bütün kişilikleriyle birlikte işkence planları bile yapabilirlerdi ganima4'e karşı. Ganima1 için bu dünya tehlikeli bir yerdi. Ganima2 ise bu dünya için tehlikeliydi. Genellikle tüm ganimalar ayrı kişiyi sevdiler. Tüm ganimalarin sevdiği tek bir kişi varsa da genellikle o, ganimalarin sadece birini sevdi. Ganima3'ü diger ganimalar bile pek tanımadılar. Circir böceklerini ve kırlangıçları seven bu ganimayı, ilgilenecek daha önemli bir seyler bulamadıklarında keşfetmeye çalıştılar. Ancak bu çabalar çogunlukla ganima4'e yapılan işkencelerle son buldu. Ama ganimalar bu işkenceleri hiç abartmadılar çünkü ganima4'ün yok olması tüm ganimaların yok olması demekti. Zaten içlerinde en akli basinda olan küçük kiz ganima4'tü. Tüm ganimalar selim ışık'ı sevdiler ama muhtemelen selim ışık tanısa sadece ganima4'ü severdi.

1 yorum:

Barış Parlan dedi ki...

seviyorum seni okumayı...

fakat bir sms at en azından, ve hangi ganima attı, not düş sonunda...